Boyun ağrıları bölgeye ait kasların gerilmesine bağlı olarak gelişir. Ancak bu kasların sinir iletim ağları santral sinir sistemine yakınlığı dolayısı ile bir çok iç organ yansımalarından etkilenir. Her bireyde doğuştan var olan veya sonradan kazanılmış zayıf bölgeler vardır. Bu zayıf bölgeler, biyokimyasal zararlılara karşı daha duyarlıdır. Bu nedenle vücudumuzun herhangi bir yerinde oluşan zararlı etkiler, çok uzakta bile olsa bu zayıf bölgelerde şikayetlere neden olabilirler.
Boyun ağrılarının yansıma organları üst karın organları (karaciğer, safra kesesi), boyunda yer alan organlar (troid bezi, bademcikler), sinüsler ve dişler olabilir. Bu sayılan organlarda oluşan bir sorun boyun kaslarında kasılmalara neden olarak boyun tutulması, boyun fıtığı, myalji, fibromyalji gibi bir çok rahatsızlığı taklit edebilmektedir. Başarısız boyun fıtığı ameliyatlarının altında yatan gerçek budur. Bu nedenle boyun ağrılarını sadece kas, kemik,disk fıtığı kaynaklı olarak değerlendirilmemelidir. Boyun ağrılarına ve fıtığına bütünsel bir yaklaşım gereklidir.
Yansıyan-bozucu alan ağrısı vücudun her alanında oluşabilmektedir. Yani, bir boyun ağrısızın veya tutulmanızın nedeni; bademcik yansıması yada rahim-sezaryen operasyon bölgesi olabilir. Yada; sağ kalça ağrınızın nedeni, dişlerinizin yeterince sağlıklı kapanmaması sonucu oluşmuş çene eklemi bozukluğunun yansıması olabilmektedir. Benzer örnekler çoğaltılabilir.
Örneğin; sık sık bademcik iltihaplanması geçiren kişilerin bazılarında, eklem romatizması gibi sorunlar oluşurken, bazılarında bel veya boyun da disk fıtığı, kayması veya astım sorunları gelişebilir. Yine bu hastalarda bademciklerin yansıma alanları olan boyun alt bölgelerinde kas (trapez kası) ağrıları, boyun fıtığı ve boyun tutulmaları oluşabilir. Bunlar, böylece yansıyan ağrıya neden olmaktadır. Sezeryan ameliyatı ile doğum yapmış kadınlarda, süregelen baş ağrısının olması veya olan başağrısının şiddetinin artması veya fibromiyalji gibi kas-yumuşak doku romatizması şikayetlerinin oluşması, bel fıtığını taklit eder tarzda bel bacak ağrıları, “Bozucu Alan” mekanizması ile oluşmaktadır.
Normal şartlarda sadece bozucu bölgenin aksaması, düzenlenememesi sorun-şikayet yaratmayabilir. Ancak, ilave bozucu alanlar ve vücudun dengeleme yeteneğini bozan diğer faktörler devreye girip arttığında, yansıyan ağrılar daha belirgin hale gelir. Bu durumda bu dengelenmeyi bozan etkenlerin, ortadan kaldırılması veya bozucu alanların dengelenmesi(reğülasyonu) gerekmektedir.
Bozucu alanlarda oluşan, yayılan zararlı uyarılar ve sağlıklı sinyaller beyindeki merkezlerde birlikte değerlendirmelere tabi tutulurlar. Bu durumda dengelenememiş, uyarılar diğer normal uyarılardan fazla veya baskın duruma geldiğinde ağrı ve hastalık ortaya çıkar.
Bozucu alan olabilen başlıca durumlar: kronik enfeksiyonlar(bademcik iltihabı, sinüzit, kıl dönmesi, barsak enfeksiyonu-mantarı vs), diş bozuklukları ve diş tedavileri, geçirilmiş olan ameliyat, yara ve yanık izleri, elektromanyetik stres ve çözümlenmeyen zihinsel ve duygusal sorunlardır.
Çevre ve yaşam kalitesini bozan etkenler, iklimsel değişiklikler, bozucu alanların oluşmasını kolaylaştıran faktörlerdir. Bozucu alan veya odakların ortaya çıkmasında, bireylerin savunma sistemleri de önemli bir rol oynar.
Ağrı ile ilgilenen hekimlerin kliniklerinde, yapılması beklenen; ağrının temel kaynağının saptanması, tüm vücudun “bütünsel yaklaşım” ile değerlendirilerek tanının belirlenmesidir. Bütünsel yaklaşım; beyin cerrahisi, nöroloji, fizik tedavi, ortopedi, ağrı uzmanının birlikte bakış alanı bulması gibi algılanmamalıdır. Bütünsel yaklaşım; vücudun bir bütün olarak ele alınarak değerlendirilmesidir.
Boyun ağrılarına sıklıkla neden olabilen, bozucu alanların düzenlenmesi tamamlayıcı tıp yöntemleri ile mümkün olabilmektedir. Böylece kalıcı bir tedavi yolu sağlanmış olur. Boyun fıtığı ameliyatların riski düşünüldüğünde bu yöntemlerle tedavinin pratik ve güvenliği de değerlendirilmiş olur.
Trdoktor; blog sayfasıdır. Trdoktor blog sayfası üzerinde doktorların yazdığı makale ve videoları görünütleyebilirsiniz.