Bugün sizlere uyku ve öneminden bahsetmek istiyorum. Neredeyse ömrümüzün üçte birini uykuda geçiriyoruz. Çünkü zinde kalmak, yeni bir güne mutlu başlamak için yeterince uyumamız şart. Yeterince uyuyamamak kişinin iş veriminde düşmeye, dikkat ve becerisinde azalmaya sebep olur. Yapılan çalışmalar, yeterince uyku uyuyamayan insanların normalden 4-6 kat daha fazla trafik ve iş kazalarına, dolayısıyla daha fazla mal ve can kayıplarına neden olduklarını göstermiştir. Uykunun, vücüdu fiziksel bakımdan dinlendirme dışında, daha birçok fonksiyonu vardır. Örneğin kalp atımları, kanbasıncı ve solunum sayısı uyku sırasında düşer. Bazı hormonlarımızın salgılanması uyku sırasında gerçekleşir. Yani uyku da tıpkı yeme, içme gibidir ve vücudun restorasyonu için gereklidir. Bu nedenle uykumuzu kontrol altına almalı ve dengeli bir uyku düzeni oluşturmalıyız.
Peki günde kaç saat uyumalıyız ? Bu süre yaş birlikte değişir. Bebeklerin 16-20 saat, okul öncesi çocukların 10-12 saat, ilkokul çocuklarının 9-10 saat, ergenlerin 7-8 saat ve yetişkinlerin 6-7 saat uyuması yeterlidir.
İyi bir uykuya sahip olmak için; her gün aynı saatte yatmaya ve aynı saatte kalkmaya özen göstermeliyiz. Yatak odamızın ısısı rahat edeceğimiz sıcaklıkta ve sessiz olmalıdır. Her sabah düzenli egzersiz yaparsak, geceleri dinlendirici uykumuz gelişir. Yatmadan önce gevşeme egzersizleri yapabiliriz. Ilık banyo, masaj, hoşa giden hayaller buna yardımcı olabilir. Ayakları ve elleri sıcak tutmak iyi bir uyku için gerekebilir. Bunun yanında akşamları çay, kahve gibi kafeinli içeceklerden uzak durmalı ve uykuya yardımcı olsun diye alkol almamalıyız. Yatakta kitap okumamalı, televizyon seyretmemeliyiz. Yatmadan önce gevşeme egzersizleri dışında başka bir egzersiz yapmamalıyız. Yatağa aşırı tok veya aç bir şekilde girmemeliyiz. Gündüz vakti kısa kestirmeler yapmamalıyız.
Tüm bunlara rağmen yattığınızda uykunuz gelmiyorsa kendinizi uyumaya zorlamamalısınız. Bu durum sadece zihninizi ve bedeninizi daha çok uyarmaya ve uykunuzun daha da kaçmasına neden olur. Eğer yattıktan sonra 20-30 dakikadan daha fazla uyumadan kalıyorsanız, kalkın ve başka bir odaya gidin. Bu durumda heyecan oluşturmayan bir kitap, dergi, gazete okunabilir veya bir program seyredilebilir. Uykunuzun geldiğini hissedittiğinizde tekrar yatağa dönün. Bunu, gece boyunca ne kadar gerekirse o kadar yapın. Ancak şunu unutmayın uykusuzluk bir çok hastalıkla birlikte görülebilir ya da bazı hastalıkların belirtisi olarak gelişebilir. Örneğin solunum, dolaşım, sindirim sistemi ve kas-eklemlerle ilgili rahatsızlıklarla birlikte görülebilir. Yine sıkıntı bozuklukları, depresyon gibi rahatsızlıkların belirtisi olarak gelişebilir. Bu nedenle uykusuzluk ile birlikte başka şikayetlerinizde varsa hekiminize görünmeniz faydalı olacaktır. Hepinize zinde ve mutlu günler dilerim.
Uyku ve Sağlık Açısından Önemi,
Bugün sizlere uyku ve öneminden bahsetmek istiyorum. Neredeyse ömrümüzün üçte birini uykuda geçiriyoruz. Çünkü zinde kalmak, yeni bir güne mutlu başlamak için yeterince uyumamız şart. Yeterince uyuyamamak kişinin iş veriminde düşmeye, dikkat ve becerisinde azalmaya sebep olur. Yapılan çalışmalar, yeterince uyku uyuyamayan insanların normalden 4-6 kat daha fazla trafik ve iş kazalarına, dolayısıyla daha fazla mal ve can kayıplarına neden olduklarını göstermiştir. Uykunun, vücüdu fiziksel bakımdan dinlendirme dışında, daha birçok fonksiyonu vardır. Örneğin kalp atımları, kanbasıncı ve solunum sayısı uyku sırasında düşer. Bazı hormonlarımızın salgılanması uyku sırasında gerçekleşir. Yani uyku da tıpkı yeme, içme gibidir ve vücudun restorasyonu için gereklidir. Bu nedenle uykumuzu kontrol altına almalı ve dengeli bir uyku düzeni oluşturmalıyız.
Peki günde kaç saat uyumalıyız ? Bu süre yaş birlikte değişir. Bebeklerin 16-20 saat, okul öncesi çocukların 10-12 saat, ilkokul çocuklarının 9-10 saat, ergenlerin 7-8 saat ve yetişkinlerin 6-7 saat uyuması yeterlidir.
İyi bir uykuya sahip olmak için; her gün aynı saatte yatmaya ve aynı saatte kalkmaya özen göstermeliyiz. Yatak odamızın ısısı rahat edeceğimiz sıcaklıkta ve sessiz olmalıdır. Her sabah düzenli egzersiz yaparsak, geceleri dinlendirici uykumuz gelişir. Yatmadan önce gevşeme egzersizleri yapabiliriz. Ilık banyo, masaj, hoşa giden hayaller buna yardımcı olabilir. Ayakları ve elleri sıcak tutmak iyi bir uyku için gerekebilir. Bunun yanında akşamları çay, kahve gibi kafeinli içeceklerden uzak durmalı ve uykuya yardımcı olsun diye alkol almamalıyız. Yatakta kitap okumamalı, televizyon seyretmemeliyiz. Yatmadan önce gevşeme egzersizleri dışında başka bir egzersiz yapmamalıyız. Yatağa aşırı tok veya aç bir şekilde girmemeliyiz. Gündüz vakti kısa kestirmeler yapmamalıyız.
Tüm bunlara rağmen yattığınızda uykunuz gelmiyorsa kendinizi uyumaya zorlamamalısınız. Bu durum sadece zihninizi ve bedeninizi daha çok uyarmaya ve uykunuzun daha da kaçmasına neden olur. Eğer yattıktan sonra 20-30 dakikadan daha fazla uyumadan kalıyorsanız, kalkın ve başka bir odaya gidin. Bu durumda heyecan oluşturmayan bir kitap, dergi, gazete okunabilir veya bir program seyredilebilir. Uykunuzun geldiğini hissedittiğinizde tekrar yatağa dönün. Bunu, gece boyunca ne kadar gerekirse o kadar yapın. Ancak şunu unutmayın uykusuzluk bir çok hastalıkla birlikte görülebilir ya da bazı hastalıkların belirtisi olarak gelişebilir. Örneğin solunum, dolaşım, sindirim sistemi ve kas-eklemlerle ilgili rahatsızlıklarla birlikte görülebilir. Yine sıkıntı bozuklukları, depresyon gibi rahatsızlıkların belirtisi olarak gelişebilir. Bu nedenle uykusuzluk ile birlikte başka şikayetlerinizde varsa hekiminize görünmeniz faydalı olacaktır. Hepinize zinde ve mutlu günler dilerim.